80 yaşındaki dede eşine;
Gençliğimizdeki flört günlerimizi hatırlıyor musun ? demiş özlemle…
Nine de evet çok özledim deyince, dede yarın ilk buluştuğumuz yerde buluşup sevgiliyken yaptığımız şeyleri yapalım demiş.
Birbirlerine randevu saati vermişler gençliğe dönüş için buluşmak üzere.
Ertesi gün dede randevu yerine saatinden önce büyük bir heyecanla gelmiş ve beklemeye başlamış.
Saatlerce beklemiş ama bakmış ki nine yok.
Eve gelince bir bakmış ki; Nine ağlıyor…
Ne oldu, neden buluşmaya gelmedin? demiş dede.
Nine’de, “Ne olacak aşkım, annem yollamadı”.
Köyün Güzel ama aptal Kızını nişanlamışlar. Parkta Dolaşırlarken Nişanlısına “Seninkine bi dokunayım mı?” diye cilve yapmış.
Delikanlı da “Pantolonun cebine elini sok dokun” deyince Kız da elini cebe sokup dokunup kikirdemeye başlamış. Bunun şapşal olduğunu bilen Uyanık Damat “İstersen ötekine de bir bak diye diğer cebini işaret etmiş, şaşıran Kıza..”
“Bende iki tane” var deyince Kız diğer cebine Elini sokup ellemiş… Tabii Gözler faltaşı..
Gerdek Gecesi olaya başlayınca salak Kız Şok geçirerek istyan etmiş! “Hani sende iki tane vardı?”
Damat “Sorma Aşkım yaa… Damat tıraşı olurken İmam efendi geldi onunkisi işlevsizmiş Ona Ödünç verdim” demiş ama Kızın İçine kurt düşmüş…
Kadın kocasının yalan söyleyip söylemediğini illa öğrenecek ya. Cami çıkışında İmamı beklemeye başlamış. İmam camiden çıktığında “Yahu sen Nasıl Erkeksin, benim herifinkini neden Emanet aldın?” diye sorunca, bunun şapşik olduğunu bilen İmam “Ya Bak kendin söyledin EMANET aldım. Makine zaten Senin istediğin zaman kullanabilirsin” deyip Kızla bir Güzel birlikte olmuş…
Akşam eşine durumu anlatınca koca çok sinirlenmiş ve köpürmüş… “Utanmaz Rezil bana bunu nasıl yaparsın? Allah belanı versin” deyince
Kız; “Asıl Allah Senin Belanı versin. Ne bok yemeye İYİSİNİ imama verdin de KÖTÜSÜ Sende Kaldı?..” 🙂
Kiralık ev tutmak isteyen bir adam emlakçıdan bir evin anahtarını alarak eve bakar.
Evi çok beğenen ve tutmaya karar veren adam merdivenlerden inerken alt kattan gelen seslere kulak kabartır. Alt katın kapısının önünden geçerken “covciki covciki, vocuk vocuk, plomp plomp” diye sesler duyan adam çok merak eder ve alt kat komşusunun kapısının anahtar deliğinden bakar.
Bbir adam ve bir kadın çırılçıplak… Kadın elleriyle gögüslerini sıkıp dururken covciki covciki sesleri çıkıyor, adam da sinirli bir şekilde aletini süt şisesine sokuyor vocuk vocuk, şişeden çıkartırken ise plomp plomp diye ses çıkartıyor ama bir elinde de şemsiye tutuyor.
Adam hayretler içinde evden çıkıp emlakçıya koşar. Böyle sapık komşular ile aynı binada oturamayacağını söyleyerek tepkisini dile getirir ve tüm olanları emlakçıya anlatır.
Konuyu araştıran Emlakçı gayet pişkin bir biçimde;
Haaa!, Onlar mı? Onlar sapık değil. Onlar sağır ve dilsiz karı koca. Kadın elleriyle gögüslerini sıkarak (vocuk vocuk) git markete süt al diyormuş. Adam da dışarıda hava berbat, yağmur yağıyor, mikerim sütünü (vocuk vocuk, plomp plomp) bu havada süt almaya mı gidilirmiş diye tepki gösteriyormuş… 🙂
Genç
kız, sevgilisine telefon açmış… – ‘Tankut,’ demiş, ‘seni çok
arzuluyorum, geceleri uyku uyuyamıyorum. Ne olur bu hafta sonu bize
yemeğe gel. Seni annem-babamla tanıştırayım. Sonra benim odamda ders
çalışıyor gibi yaparız ‘ Tankut ömründe hiçbir kızla yan yana gelmemiş , toy bir… delikanlı… Bir eczaneye gitmiş… Babacan eczacıya; ‘Bu hafta
sonu önce bir aile yemeği, peşinden ateşli bir aşk yaşayacağım’ demiş,
‘Bu yüzden iyisinden bir kutu gerekenden istiyorum…’ Babacan eczacı
kutuları vermiş, oğlanın sırtını sıvazlayıp yolcu etmiş… Tankut hafta
sonunda bir büyük buket çiçekle kızın evinin kapısını çalmış… Genç kız
kapıyı açmış. Tankut’u doğrudan yemeğe almış… Delikanlı çok mahçup
biçimde masaya oturmuş. Kızın ana-babasının yüzüne şöyle bir baktıktan
sonra başını önüne eğmiş… Başlamış dua etmeye… Ancak dua bir türlü
bitmiyor… Kız sonunda dayanamamış, fısıltıyla: – ‘Ben senin bu kadar
dindar olduğunu hiç bilmiyordum Tankut,’ demiş… Tankut adeta inlemiş: –
‘Ben de babanın eczacı olduğunu…
Adam, kısa bir süre önce ayrıldığı evine telefon açar, bahçıvana sorar:
“Nasıl, her şey yolunda mı?”
– …Yolunda. Yalnız, küreğin sapı kırıldı onu tamir etmeye çalışıyorum.
– Neden kırıldı?
– Köpeğinize mezar kazarken, zorlamışım, bu yüzden kırıldı.
– Nee! Köpegim öldü mü?
– Havuza düstü öldü.
– Benim köpeğim çok iyi yüzerdi; nasıl havuzda boğulur?
– Ama havuzun suyu boşalmıştı, betona çakıldı; bu yüzden hayatını kaybetti.
– Daha havuzu yeni doldurtmuştum. Neden boşalttınız?
– Biz değil itfaiyeciler boşalttı. Çünkü evdeki yangını söndürmek icin ilâve suya ihtiyaç duydular.
– Evde yangın mı çıktı?
– Evet efendim. Annenizin vefatı dolayısıyla çok sayıda insan geldi. Bir sigara izmaritinden kagıtlar, ardından da perde tutuşmuş. O kalabalıkta farkına varamadık.
– Annem nasıl öldü? Sapasağlamdı.
– Haklısınız. Biz de şaşırdık ama, sizin yatak odanıza bir şey bakmaya girmiş. Yatakta karınızla en yakın arkadaşınızı görünce kalbine inme inmiş.
– Yahu hiç pozitif bir haber yok mu? Bunaldım.
– Olmaz olur mu? Var. Geçen gün siz aids testi yaptırmıştınız ya..
Işte onun neticesi pozitif çıktı.
Adam işten eve gelir tam yatacak boşluktan bir ses :
-İşinden ayrıl, evini arabanı sat ve Lasvegasa git. Adam umursamaz tabi.Fakat bir ay boyunca hep aynı hikaye adam eve gelir tam yatacak : -İsinden ayrıl evini arabani sat Lasvegasa git. Adam sonunda bunda birşey var deyip ertesi gun işinden ayrılır en kısa yoldan evi ve arabayı satıp Lasvegasa gider bir otele yerleşir. Gece olur gene o ses :
-Paraları al ve kumar salonuna in! Adam apar topar giyinir salona iner aynı ses :
-Rulet masasına git! Adam gider, bir yandan da sesi beklemektedir ses gelir :
-Tüm parayı kırmızı 17 ye yatır. Adam heyecanla yatırır tüm parayı rulet döner döner durur, bilye dönmeye devam eder ve 21 de durur ve ses devam eder :
-Tüh allah cezanı versin!…
Adamın birinin iki kulağı da yanmış! Doktorlar, neden yandığını sorunca :
– Ütüyü telefon zannettim, demiş. Doktorlar :
– Eee peki diğer kulağın nasıl yandı? deyince, adamda :
– Telefonla ambulans çağırmak istedim demiş…
Adamın biri aşırı hızlı gider. Adam trafikte alçaktan uçarak giderken poliseyakalanır… Kenara çeker, arabadan iner:
– Buyurun Memur Bey
– Beyefendi aşırı hız yaptığınız için sizi durdurmak zorundayım, ehliyetiniz lütfen?
– Ehliyetim yok, son yaptığım kazada ehliyetime el koydular memur bey.
– Peki aracınızın ruhsatını görebilir miyim?
– Araba benim değil memur bey çaldım ben bu arabayı.
– Anlamadım nasıl yani, siz bu arabayı çaldınız öyle mi?
– Evet memur bey, aa durun bir dakika torpido gözünde ruhsat olacaktı. Silahımı oraya koyarken ruhsat gibi bir şey gördüm galiba…
Polis iyice şaşırır :
– Torpido gözünde silah mı var?
– Evet memur bey, bu arabanın sahibi kadını vurduktan sonra cesedi bagaja koydum, silahı da torpido gözüne koydum…
– Ne bagajda ceset mi var?
– Evet memur bey…
Trafik polisi bunu duyar duymaz amirini arar, arabanın etrafı bir anda polislerle dolar ve adamı sorguya alırlar… Ekipler amiri adamın ehliyetini ister. Adam ehliyetini çıkarır, ehliyet geçerli temiz, hiçbir anormallik yok. Bunun üzerine adamın ruhsatını ister. Adam çıkartır ruhsatı da verir. Ekipler amiri yine bakar ki araba adama ait. Derken adamdan torpido gözünü açmasını ister. Adam açınca ortaya çıkar ki orada da silah falan yok… Ekipler amiri bir de bagaja bakmak ister. Adam bagajı açar. Bagajda ceset falanda yoktur. Bunun üzerine ekipler amiri :
– Çok garip. Sizi durduran memurun anlattığına göre bu arabanın bir kadına ait olduğunu söylemişsiniz. Kadını öldürüp, cesedi bagaja, silahı da torpido gözüne koymuşsunuz…
Adam güler :
– İnanamıyorum… O şimdi benim için “aşırı hızlı gidiyordu” da demiştir.
Adam elindeki son 500 dolarla kumar oynamaya karar verir
ve Las Vegas’in yolunu tutar…
Ve inanilmaz bir talih; tam 3 milyon dolar kazanir.Hemen otel yonetiminin kendisine tahsis ettigi kral dairesine cikar ve karısına telefon eder:
“Hayatim, evde misin?”
“Evet kocacigim.”
“Iyi. Hemen hazirlan o zaman.
Cabuk bavulunu hazirla.
Kumarhanede tam 3 milyon dolar kazandim.”
Kadin sevinc dolu bir ciglik atar
“Ayyyyyyyyyyy harikasin!! Hemen hazirlaniyorum.. Peki ama nereye?
Paris?; Karayipler?; Acapulco?; Guney Amerika?…”
Adam cevap verir:
“Umrumda degil. Sadece eve dondugumde coktan gitmis ol.”